Tekin, açıklamasında şu ifadelere yer verdi;
İçinde her türlü riski barındıran yaşam şartlarının kaçınılmaz bir gerçeği olan engellilik; kimi zaman doğuştan itibaren, kimi zaman da doğuştan sonra kaza ve yaşamın içinde var olan diğer tehlikelerden kaynaklanan sebeplerle insanların hareket kabiliyetini zorlaştıran bir yaşam biçimidir.
Engellilik, doğuştan olabileceği gibi sonradan da her insanın karşılaşabileceği bir yaşam gerçeğidir. Bu yönüyle bakıldığında, toplumun her bireyi, potansiyel bir engelli adayıdır. Buna karşılık, bugün bilimle birlikte gelişen tıp, bugün engelli olanların, gelecekte engelli olmaktan kurtulmalarına da imkan sağlamaktadır. Dolayısıyla, herkes birer engelli adayı olabileceği gibi, her engellinin de engelden kurtulma olasılığı vardır ve bu olasılıklar aslında insan yaşamının da ne kadar hassas bir denge üzerine kurulu olduğunu göstermektedir.
Bu yönleriyle bakıldığında bile engelliler; herkesin kendini görebileceği, kendini onlardan ayırt edemeyeceği, toplumun her bireyiyle eşit haklara sahip olan en önemli varlıklarımızdır. Engellilerimizin, yaşamın pek çok alanında, engelli olmayanlardan bile üstün niteliklere sahip olması; bilimde, sporda, ekonomik, sosyal ve kültürel hayatta başarılı bir şekilde yer almaları, topluma da örnek olmakta ve yol göstermektedir. Onlar, kendilerine ayrıcalık tanınmasını değil, insan haklarının eşit ve adaletli olarak uygulanmasını istemektedir. Onların bu haklı isteklerini yerine getirmek de, yaşam düzenini belirleyenlerin en başta gelen görevidir. Her engellimizi topluma kazandırmak da, hepimizin ortak sorumluluğudur.
Engellilerimizin ve engelli haklarının yılda bir kez hatırlanmaması dileğiyle, tüm engellilerimizi saygı ve sevgiyle selamlıyor, aileleriyle birlikte mutlu ve huzurlu bir yaşam diliyorum.