SON DAKİKA

CHP'den emeklileri sevindirecek teklif!

CHP Zonguldak Milletvekili Ünal Demirtaş, emeklilerin sorunlarının çözümü için TBMM Başkanlığına kanun teklifi verdi. 22 Nisan, 2018 08:48 Güncelleme: 22 Nisan, 2018 08:48 CHP'den emeklileri sevindirecek teklif!

-Asgari ücretin altında emekli aylığı olmasın!

-Elektrik, su, doğal gaz faturaları %50 indirimli olsun!

-Emeklilerin ulaşımları ücretsiz olsun!

-Emeklilikte yaşa takılanlara emeklilik hakkı tanınsın!

CHP Zonguldak Milletvekili Ünal Demirtaş, emeklilerin sorunlarının çözümü için TBMM Başkanlığına kanun teklifi verdi. Ünal Demirtaş, sunduğu kanun teklifleri ile ilgili olarak; “Emeklilerimizin büyük bir kısmı asgari ücretinin altında aylıklarla geçim savaşı veriyor. Faturalarını ödemekte zorlanan emeklilerimizin büyük bir çoğunluğu kirada oturuyor. Sunduğumuz teklifle en düşük emekli aylığının asgari ücretin altında olamayacağı düzenlenirken, elektrik, su ve doğal gaz faturalarında %50 indirimli tarife uygulanması öngörülüyor. Bu düzenlemeler emeklilerimizin hayatını önemli oranda kolaylaştıracaktır” dedi. CHP’li Demirtaş, emeklilerin sorunlarının artık bir sosyal yara haline geldiğine vurgu yaptığı açıklamasında “Ülke ekonomisine ve kalkınmasına büyük katkı sunmuş emeklilerimiz en fazla rahat edecekleri dönemde AKP’nin yanlış politikaları nedeniyle büyük sorunlar yaşamaktadır” ifadelerine yer verdi.

CHP Zonguldak Milletvekili Ünal Demirtaş açıklamasında şunları belirtti:

“15 YILDA EMEKLİLER HAKLARINI KAYBETTİ!

Emekliler nüfusumuzun çok önemli ve büyük bir kesimini oluşturmaktadırlar. Türkiye’de 8 milyonu yaşlılık aylığı, 4 milyonu ise hak sahipliği olmak üzere toplam 12 milyon emeklimiz vardır. Yıllarca emekleriyle ülke ekonomisine ve kalkınmasına büyük katkı sunmuş emeklilerimiz, en fazla rahat edip huzurlu bir yaşam sürecekleri dönemde, AKP hükümetlerinin yanlış politikaları nedeniyle büyük sorunlar yaşamaktadırlar. AKP döneminde emekliler, sürekli haklarını kaybeden, yaşam koşulları gitgide zorlaşan bir toplum kesimi olmuşlardır. AKP hükümeti emeklilerin yasal hak ve güvencelerini düzenleyen 5510  sayılı kanunda 2008 yılında değişiklik yapmıştır. Ancak bu değişiklik,  emeklilerin mevcut durumlarını düzeltip iyileştireceğine, zaman içinde emeklilerin sorunlarının daha da büyümesine hatta yeni sorunlu alanlar ortaya çıkmasına neden olmuştur. Bu değişiklik ile emeklilik yaşı yükseltilmiş, emekli aylığına hak kazanma koşulları ağırlaştırılmıştır. Bu sebeple milyonlarca vatandaşımız emeklilikte yaşa takılmış ve yasaca öngörülen yeterli pirimi ödemesine rağmen yaşının dolmasını beklemektedir. Farklı sosyal güvenlik sistemleri tek bir kuruma toplanmış ancak benzer çalışma gün ve prim ödemesine sahip olan emekliler arasında büyük eşitsizlikler ve maaşlar arasında büyük bir uçurum ortaya çıkmıştır. Kademeli bir sistem içinde emeklilerin maaşları adeta erimiş, emekli aylıklarına getirilen aylık bağlama oranlarındaki düşüş nedeniyle asgari ücretin ve açlık sınırının altında emekli aylıkları ortaya çıkmıştır. Tüm çalışma dönemini asgari ücret alarak geçiren dolayısıyla emeklilik primi en düşükten yatırılan bir çalışan, emekli olduğunda neredeyse asgari ücretin üçte biri oranında emekli aylığı alacak hale getirilmiştir. 2008 yılında yapılan değişikliklerin bu olumsuz sonuçları, yıllar içinde emekliler tarafından büyük oranda hissedilmiştir. Öte yandan emeklilerin haklarıyla ilgili bundan sonra da iyileştirmeler yapılmazsa, ekonomideki olumsuzlukların da artmasıyla emeklilerin yaşam koşulları çok daha  zorlaşacaktır.   

AYLIKLAR, AÇLIK SINIRININ ALTINA DÜŞTÜ!

Emeklilerin içinde bulunduğu olumsuz durum bu gün itibarıyla rakamlara şöyle yansımıştır. TÜİK tarafından Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nca verilen görev doğrultusunda, bir aylık yaşam maliyeti Kasım 2017 ayı itibariyle 1.893,90 tl. olarak hesaplamıştır. En düşük SSK emeklisinin 1509 tl., bağımsız çalışanın 1351 tl., tarım emeklisinin ise 1064 tl.,  aldığı ülkemizde, ortalama bir emekli aylığı, devletin resmi kurumu olan TÜİK’in yaşam maliyetine ilişkin çıkardığı rakamın,1604 tl. olan asgari ücretin ve Mart 2018 itibariyle 1662 tl. olan açlık sınırının çok altındadır.

MİLLİ GELİRDEN PAY ALAMADILAR!

Emeklilerin %80’i, maalesef asgari ücretin altında aylık almaktadır. Yapılan araştırmalara göre, 15 yıl önce ortalama emekli aylığı, asgari ücretin % 35 oranında üzerindeyken, bugün ortalama emekli aylığı asgari ücretin % 6 oranında altında kalmıştır. 2000 yılından önceki çalışma günü sayısının aylık bağlama oranı %70 iken, 2000 yılı sonrası bu oran %55’e kadar inmiştir. 2008 yılındaki değişiklik ile aylık bağlama oranı emeklilik türüne göre %35 ve %40’a indirilmiştir. Bu da emekli maaşlarının 600-700-tl’lere düşmesine neden olmuştur. Aylık bağlama oranı düşürülürken, yaşamlarını ülke ekonomisine katkı ile geçiren emekliler milli gelir artışında pay almamış, hatta bu oranda önemli bir gerileme yaşanmıştır. Milli gelirdeki 15 yıllık artış %126 olarak gerçekleşirken, emekli aylığının milli gelire oranı %34 oranında gerilemiştir.

EMEKLİLER KİRADA OTURUYOR!

Bugün, ilerlemiş yaşlarında birçok sağlık sorunu yaşayan emeklilerimizin maaşından  muayene ücreti ve ilaç katkı payı adı altında kesintiler yapılmaktadır. Bu kesintiler de, zaten büyük sıkıntı içinde olan emeklinin yaşamını olumsuz etkilemektedir. Öte yandan emeklilerin büyük çoğunluğu aldıkları maaşla kendileri ile birlikte işsiz olan çocuklarının ve hatta torunlarının da geçimlerini sağlamaya çalışmaktadırlar. Yani bir emekli maaşı ile çoğu zaman iki aile geçinmeye çalışmaktadır.  Yine emeklilerin önemli bir bölümü kira da oturmaktadır.

İKİ EMEKLİDEN BİRİ ÇALIŞIYOR!

Yapılan araştırmalar, gelir dağılımının bozulmasından, enflasyon ve döviz kurlarının artışından en fazla etkilenen kesimlerin başında  yine emeklilerin geldiğini göstermektedir.  Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) verilerine göre, Mart sonu itibarıyla yıllık enflasyon yüzde 10.23, aylık enflasyon ise yüzde 0.99 olarak açıklanmıştır. Emekli aylıklarındaki  %10 oranındaki gizli yoksullaşma, alım gücünü daha da düşürmüştür. Yine yapılan araştırmalar,  emekliler arasındaki borçlanma oranının arttığını ve emeklilerin %80’inin borç batağına saplandığını göstermektedir. Enflasyon karşısında ödeme güçleri düşen emekliler, bugün borçlarını ödeyemez hale gelerek, haciz işlemlerine maruz kalmaktadırlar. Tüm bu olumsuz tablo içinde geçinemeyen, açlık sınırının altında bir gelirle yaşamaya çalışan  emeklilerin çoğu  ek iş yapmakta ve bu şekilde asgari ihtiyaçlarını giderip, geçinmeye çalışmaktadırlar. 8 milyon yaşlılık aylığı alan emeklinin %48’i çalışmaktadır. 2017 yılı itibariyle yeniden çalışma hayatına giren emekli sayısı 4 milyonu aşmıştır. Yani her iki emekliden biri çalışmaktadır.

İNSANLIK ONURUNA YAKIŞIR BİR HAYAT!

AKP İktidarı tarafından emekliler, yıllardır sadece seçim dönemlerinde hatırlanmıştır. O dönemlerde verilen söz ve vaadler tutulmamış, emeklilerin her geçen gün daha da zorlaşan durumları görmezden gelinmiştir. Bugün toplumun önemli bir kesimini oluşturan emeklilerin maaşları ile, temel ihtiyaçlarını karşılayabilmeleri ve günlük yaşamlarını sürdürebilmeleri mümkün değildir. Emeklilerin sorunları  çözülmediği ve maaşlarında iyileştirme yapılmadığı taktirde durum sosyal bir yara halini alacaktır.

Anayasa’nın 2. maddesi ile düzenlenen sosyal devlet ilkesi gereği, emeklilerimizin içinde bulunduğu bu olumsuz duruma uygun çözüm önerileri üretilmelidir. Sosyal devlet, fertlerin sosyal durumlarıyla ilgilenen, kişiyi ekonomik hayatta yalnız bırakmayan, onlara asgari bir hayat düzeyi sağlamayı, herkes için insanlık onuruna yaraşır bir hayat seviyesi sağlamayı ödev sayan devlettir. Sosyal Devlette, gelir düzeyleri toplum içerisinde dengelenmeye çalışılır ve toplumun kesimleri arasında uçurumlar olmaması için gerekli önlemler alınır. Büyük çoğunluğu asgari ücretin altında  maaş alan milyonlarca emeklinin sosyal devlet ilkesi gereği,  en az asgari ücret düzeyinde emekli maaşı almasını sağlamak, yaşam düzeylerini iyileştirmek, sağlık hizmetlerine parasız erişmelerini sağlamak,  genel bütçe içinde aldıkları payı yükseltmek iktidarın en temel görevlerinden birisidir.”

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Yorum Ekle