SON DAKİKA

"Belediye hangi vaadini yerine getirdi"

Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Ereğli Belediye Başkanı Hüseyin Uysal’ın Belediye Başkanlığında Ereğli Belediyecilik açısından en kötü dönemini yaşamakta. 28 Ağustos, 2015 10:31 Güncelleme: 28 Ağustos, 2015 10:31 "Belediye hangi vaadini yerine getirdi"

2015 yılının ikinci yarısına girilmesine rağmen Ereğli belediyecilik açısından hala 2013 yılında kaldığını söylersek abartmış olmayız diye düşünüyorum. 17 ay içerisinde şehir merkezinde verilen hizmetler konusunda hiçbir ilerleme sağlayamadığı aşikar ortadadır. "Belediye başkanının yüzü gülüyor ama insanların yüzü gülmüyor" Ereğli Belediyesinde en basit hizmetler konusunda bile aksaklıklar söz konusu" Ereğli’nin dinamikleri için ortaya koyulmuş hiçbir proje yok"

Ereğli Belediyesi yerinde saymaktadır. İnsanlarımız verdiği kredileri geri almasını bilir. Belediyecilik kimseye baki değil.

Burada elbette ki belediye başkanının son derece mesuliyetleri vardır. Bunu yerine getirmekte birinci derecede ona aittir.
"Ereğli göç veren değil göç alan bir kent olsun istiyoruz, Ereğli’de işsizlere iş bulunamadı. Sanayici buraya getirilemedi. Ama gidin Bartın ve Düzce gibi şehirlere buralardaki belediye başkanlarının yöresinin her türlü sorunlarıyla ilgilendiğini görüyoruz. Artık belediyeciliğin standart hizmetlerin alındığı bir anlayıştan kurtarmak lazım, İnşallah 2015 yılının son çeyreği bunun dönüşüm noktası olur."

Zaman zaman konuşulur, belediye başkanı nasıl olmalı? Bu sorunun cevabı aslında çok zor değil!

Dikkat çekici olsun diye mesela; Ben belediye başkanı olsam ne yaparım? Ereğli’nin hali hazır durumuna pek fazla dokunmadan ne yapılabilir onu değerlendiririm. Bunun için de şehir dışından şehir plancıları getiririm. Neden dışarıdan derseniz her gün içinde yaşadığımız şehrin noksanını bizler göremeyebiliriz de ondan! Şehrin bugünkü mevcut haline hiç dokunmadan, yani ufak tefek değişikliklerle neler yapılabilir ona yoğunlaşırım. Mesela;Ereğli’nin uygun görülen mahallelerini “kentsel dönüşüm” alanında değerlendiririm. Bu mahalleleri vatandaşı mağdur etmeden ve menfaatine uygun olacak şekilde TOKİ veya bir başka inşaat kuruluşuna veririm. Örnek mimari projelerle “örnek mahalleler” yapılmasını sağlarım. Hem yer kazanır, hem de yeşil alanlar oluşturur, hem de şehrin görüntüsünü daha modern olmasını sağlarım. herkesin her projeyi uygulamasına müsaade etmem! Planlamamı yirmi beş yıl, elli yıl sonra oluşabilecek nüfus artışını dikkate alarak yaparım!

Hiçbir şey yapmasam da bile, önceki belediye başkanları tarafından yapılması planlanan “projeleri” harekete geçiririm. O da mı olmaz? Olur. Ama o zaman da bu milletin gözünde hiçbir şey yapmamış bir belediye başkanı durumuna düşerim. Çünkü yapılanlar şehir dışında kalır yapılanları birçok kişi görmez! Veya bahse konu mahalleleri kentsel dönüşümde değerlendirmiş olurum. “Bir veya iki tane iş yaparım, ama tam yaparım!” kentsel dönüşümü başarı ile bitiren bir belediye başkanı olarak anılmak isterim. Bir daha da belediye başkanı olmam! Bu fikir nasıl? Sizce de olur mu? Bence olur. Neden olur biliyor musunuz?. Örnek projelerle şehri dışarıdan içeriye doğru güzelleştiririm. İkametgah alanını mümkün olduğunca şehrin dışında oluşturmaya özen gösteririm. Bahse konu mahalleleri de kentsel dönüşümle örnek mahalleler olarak yaparım. İkinci dönem belediye başkanlığı gibi bir kaygım olmayacağı için bu işleri çok rahat yaparım.

Halktan gelen şikayetleri anında çözecek gezici ekipler kurarım. Halkın dertleriyle dertlenirim. Halkın belediye ile olan tüm işlerini çok süratli bir şekilde çözmeye gayret ederim. Halka daima gülen yüzümü gösteririm. Halkın içinde dolaşırım, esnafla, halkla bütünleşir kucaklaşırım. Belediye deyince, halkın aklına hep gülen yüz gelmesini sağlarım! Çünkü gülen yüz, yapılacak tüm icraatlardan çok daha önemlidir! Pek fazla para gerektiren işler de değil bunlar. Ben bunları yaparım!

Ama bilinmelidir ki gören gözlerimiz, duyan kulaklarımız, yaşadığımız şehir ile ilgili bizim de düşüncelerimiz vardır! Her fırsatta onları gerek ben, gerekse basındaki diğer arkadaşlar zaten ifade etmeye çalışıyoruz. Belediye başkanı olacak olan kişi, yukarıda ifade edilmeye çalışılanları, süratli bir şekilde yaptıktan sonra, belediye başkanı hali hazır başkan olmuş, bir başkası olmuş ne fark eder ki? Önemli olan hizmet etmek ve halkla bütünleşmektir!

Günümüzde birçok kişi, gerek siyasi anlamda, gerekse bulundukları görev itibarı ile zaman zaman bir yerlere talip olurlar! Bir yerlere talip olmak herkesin en tabii hakkıdır. Fakat ne hikmettir bilinmez, yapabilir miyim, yapamaz mıyım bunu pek fazla düşünen olmaz! İstediği tek şey, mutlaka bir yerlere gelmek! Bir çok kişiye, seni belediye başkanı veya genel müdür olarak görmek istiyoruz, kabul eder misin diye sorsanız? Neden olmasın ki der! Şayet başkanlık veya genel müdürlük olmazsa, daha alt kademelerde bir başka görev de olsa olur mu? Tabi tabi o da olur der! Bir yerlere gelsin de neresi olursa olsun! Anlayış bu olursa, insan maalesef söyleyecek başka bir söz bulamıyor!

Nasıl bir belediye başkanı? Ben diyeceğimi dedim!

 

Yorum Ekle